ÇOCUKLARDA GÖZ SAĞLIĞI

​Bir bebeğin doğum anını belirtmek için ‘dünyaya gözlerini açtı’ deriz. Gözlerimiz bizim iletişim kurmakta en sık kullandığımız; bizleri hayata ve dünyaya bağlayan en değerli duyularımızdan biridir.

Görme duyusu bebekler dünyaya geldikten sonra gelişmeye devam eder ve nihai seviyeye ulaşması 7-10 yaşlarına kadar sürebilir. Hayatın ilk günlerinde dünyayı silüet olarak gören bebekler, üç yaşını doldurduklarında erişkin görmesine yakın seviyelere ulaşmış olurlar. İlk 6 yaşta ise görme gelişiminin %90’ı tamamlanmaktadır.

Hayatın ilk aylarında Sağlık Bakanlığı’nın da tavsiyesi üzerine ülkemizde rutin göz taraması yapılmaktadır. Doğumdan okul öncesi dönemi boyunca çocukların şikayetlerini tam olarak ifade edememesi nedeniyle görme bozuklukları çok uzun süre fark edilmeyebilir. Aileler çok dikkatli ve hassas olmalıdırlar.

Çocuklarda gözlerin simetrik bakması önemlidir. İletişim halindeyken gözler paralel mi? Gözlerin birinde veya ikisinde kayma (içe veya dışa) mevcut mu? Oyun oynarken, okurken, televizyon izlerken başını sürekli bir tarafa çevirme, bir gözünü kapama, gözlerini kısma oluyor mu? Yazı yazarken veya kitap okurken çok yakından bakma, gözlerini kısma, sürekli gözlerini ovalama, satır kaydırma ya da yakın bakmayı gerektiren işlerden çok kısa sürede sıkılma, dikkat dağınıklığı var mı? El göz koordinasyonu gerektiren işlerde başarısı nasıl, çabuk sıkılıyor mu? Baş ağrısı var mı? Güneşe çıkınca özellikle tek gözünü kapama ihtiyacı hissediyor mu? Ailede gözlük kullanan ya da herhangi bir göz hastalığı olan var mı? Bu listeyi daha da uzatabiliriz.

Bu tür şikayetlere benzer yakınmaları olan çocukları mutlaka en kısa zamanda bir göz hastalıkları uzmanına kontrole götürmeniz gerekmektedir. Çocukların hiçbir şikayeti ya da ailenin fark ettiği bir görme kusuru olmasa bile Sağlık Bakanlığı’nın da önerdiği gibi 36-48 ay ve ilköğretime başlamadan önce mutlaka göz kontrolü yapılması gerekmektedir. Daha önce de belirttiğim gibi çocuklar görme kusurlarını ifade edemezler. Özellikle tek gözünde kırma kusuru olan çocukların diğer gözleri normal olduğu için tanı almakta çoğu zaman gecikirler. Göz tembelliği yaşamın ilk 6 yılında tanı aldığı zaman %100’e yakın oranda tedavi edilebilmektedirler. Yedi yaşından sonra tam nihai bir düzelme elde etmek zorlaşmaktadır.

Bu nedenle eğer yapılmadıysa ilk 36-48 aylarda mutlaka çocuklarımızı bir göz hastalıkları uzmanına kontrole götürmeliyiz. İlkokul öncesi de mutlaka görme kontrollerinin yapılması gerekmektedir. Görme kaybı olan çocuklar hem öğrenmede hem de okula adaptasyonda ciddi sıkıntılar yaşamaktadırlar. Kaliteli bir görme çocuklarımızın öğrenmesi ve zihinsel gelişimleri açısından çok değerlidir. Çocuklarımızın dünyayı hep güzel gözlerle görmesi dileğiyle.

Dr. Aslı ÇETİNKAYA
Doktor Öğretim Görevlisi (Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi- Göz Hastalıkları AD)