OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KARDEŞ KISKANÇLIĞI

​Kıskançlık insan doğasında doğal bir duygudur. Hele birde taçlarını   kardeşine kaptırmış olarak hissediyorsa. İlk çocuklar ailelerin göz bebeğidir. Tüm ilgi ve sevgi üzerinde iken kardeşine kaptırma hissi büyük çocuğu kıskançlığa itebilir. Kardeş kıskançlığı duygusu ile savaşmak yerine kabul etmeliyiz. Çocuğumuza baş etmenin yollarını öğretmeliyiz. Yaşamın her döneminde görülebilir ancak çocuklukta biraz daha yoğun yaşanabilir. Bu duyguyla ilk tanışma iki yaş civarındadır. İnsanı oldukça mutsuz eden bir duygudur. Önemli olan ne boyutta yaşandığıdır. Çocuk, herkesin kendisinden daha iyi olduğunu ve kendisinin herkesten daha az sevildiğini düşünmeye başlar. Özellikle küçük çocuklarda yeni doğan kardeşi kıskanma kimi zaman yaşamı etkileyecek ve davranış bozukluğuna neden olacak derecede yoğun yaşanabilen bir duygu olabilmekte ve yardım gerektiren bir hal alabilmektedir.

KARDEŞ KISKANÇLIĞI İLE NASIL BAŞ EDERİZ?

Kardeşi doğmadan önce ona anlayabileceği bir dilde aileye yeni bir üyenin geleceği, evdeki ortamın her zamankinden daha heyecanlı ve karışık olabileceği, örneğin eve sık sık misafirlerin gelip gideceği, annenin hem yorgun olacağı hem de bebekle daha çok vakit geçirmek zorunda kalacağı, çünkü küçük bir bebeğin gereksinimleri olduğu ama aynı şeylerin o doğduğunda da yaşandığı ve her şeyin zamanla tekrar düzene gireceği anlatılabilir. Böylece çocuk psikolojik olarak daha hazırlıklı olacaktır. Bunları anlatmak için son ana kadar beklenmemelidir.

·       Öncelikle rahatlayın çünkü çocuklar sizin tedirginliğinizi hissedebilirler ve çocuğumuzda gergin olur.

·       "Sakın endişelenme seni de bebek kadar seveceğiz" cümlesi iyi niyetli olsa da çocuğun anne babanın sevgisi için kardeşle yarışmasına yol açar.

·       Yeni doğan bebeğe aşırı sevgi gösterisinde bulunmak yerine, var olan sevgiyi ilk andan itibaren paylaştırabilmeyi hedeflemek daha doğru olacaktır. Bebeğe sevgi gösterdikten hemen sonra panik içinde çocuğa da aynı şeyi yapmaya çalışmak doğallığın kaybolmasına ve çocuğun kendisinin zorla sevildiği gibi yanlış bir fikre kapılmasına neden olacaktır.

·       Bebek için söylenen "Ne kadar yaramaz, sürekli ağlıyor ve beni yoruyor oysa ben seni daha çok seviyorum" gibi bir cümle çocuk tarafından inandırıcı bulunmayıp, tam tersine onu kandırmayı istediğiniz inancı verebilir.

·       Bebeğe zarar vermesine izin verilmeyeceği kesin bir dille anlatılmalıdır.

·       Anne baba aralarında işbölümü yaparak, anne yeni bebekle ilgilenirken babanın diğer çocukla ilgilenmesi çocukta kendisiyle de ilgilenildiğini hissetmesini sağlar.

·       En iyi niyetli misafirler bile sadece bebekle ilgilenip büyük çocuğu unutma eğilimi içindedirler."Kardeşin doğunca senin pabucun dama atıldı" gibi sözler söylememeleri konusunda uyarmak işe yarayacaktır.

·       Eşit zaman ayırmaya çalışmak yerine, her çocuğa kendi gereksinimine göre zaman ayırmak gerekir. Bebeğin henüz kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar küçük olduğunu dolayısıyla daha çok ilgiye ihtiyacı olduğunu belirtilmelidir .

·       Çocuklarımızı birbirinden uzaklaştıracak değil, yakınlaştıracak ortamlar yaratın.

·       Kardeşini sevmek zorunda olduğu söylenmemeli, "Sen artık ablasın" diyerek, yaşının üzerinde olgunluk bekleyip onun da hala çocuk olduğu unutulmamalıdır.

·       Çocukların kavgalarında hakem rolünü almayın. Ana babalar çocukların tartışmalarına katıldıkları zaman çocukların her biri ana babasının diğerinin tarafını tuttuğunu düşünür. Bu da rekabetin yoğunlaşmasına yol açar.

·       Bebeğe sürekli "bebek" demek yerine doğrudan adını söylemeye başlamak bebeğin bir nesne değil de canlı bir varlık olduğunu anımsatacaktır.

·       Ceza kavramından uzak durmalıyız.

·       Kardeşine iyi davrandığında her seferinde sözel olarak onu ödüllendirmeliyiz.

·       Çocuğumuza bağırmamalıyız. Öfkemizi kontrol altına almalıyız.

·       Kardeşine ona küçük gelen giysileri ve oyuncakları birlikte ayırmak işe yarayabilir. Paylaşmak istemezse çocuğu zorlamamalıyız.

·       Bebekle ilgili küçük işlerden çocuktan yardım isteyebiliriz. (kıyafet seçimi, biberon soğutma)         

Sonuç olarak Kardeşler arasında rekabet olması, bir ödül için birbirleriyle yarışmaları demektir. Burada ödül, anne ve babanın ilgisi ve sevgisidir. Kardeş kıskançlığı anne- baba için dayanılmaz olsa bile, çocukların hırs ve kıskançlık gibi duygularla başa çıkabilmeleri açısından önemlidir. Sevgi, yorgunluk, başarı, güven, kızgınlık gibi kıskançlık duygusu da çok normal bir duygudur. Çocuğun hatta yetişkinlerin bile bu duyguyu hissetmelerinde bir yanlış yoktur.                                                                                  

Her şeyden önemlisi, anne ve babanın çocuklarıyla sağlıklı ve pozitif bir iletişim kurmalarıdır. Bu şekilde, hem anne-baba tam bir model oluşturacaklar, hem de çocuklarına kendilerini kabul edilebilir şekilde nasıl ifade edebileceklerini öğretebileceklerdir.

Gamze TULUM/ÇOCUK GELİŞİMCİ